Anasayfa / Makalelerimiz / İstanbul Şirket Avukatı
Şirketler ve ticari işletmeler kuruluş süreçlerinden itibaren başlayarak ticari hayatlarının tüm kısmı boyunca hukukla iç içe faaliyet göstermesi gerekir. Sürekli bir şekilde değişiklik gösteren ve gelişen iş dünyası içerisinde şirketler çok detaylı mevzuat hükümlerine tabi tutulmaktadır. Bunların yanı sıra gerekli olan bu hükümlere uymamanın ağır sonuçlarının yer aldığını bilmek gerekir. Şirketler bir yandan da diğer özel hukuk tüzel kişileri ile yapmaya devam ettikleri sözleşmeler içerisinde ciddi taahhütler altına girmek zorunda kalabiliyor.
Sözleşme hükümleri içerisinde genel olarak hukuki çerçevesinin doğru ve düzgün bir şekilde çizilmemesi halinde ciddi zararlar doğması söz konusu olabiliyor. Bu yüzden de şirketlerin ve ticari işletmelerin hem kamu hem de özel hukuk tüzel kişileri ile hukuki uyuşmazlıklar meydana gelmesi gibi durumlar kaçınılmazdır. Böyle durumlarda etkin ve verimli bir hukuki destek almayı başararak sorunların önlerine geçebilmek için için bir şirket avukatı ile düzenli olarak çalışmak en önemli durumlar arasındadır. Bilindiği üzere çeşitli şirket türleri kurulabilmektedir. Ülkemizde şirket türleri arasında en çok tercih edilen şirket türü ise Limited Şirket türüdür. İstanbul'da faaliyet gösteren hukuk ofisimiz danışanlarına ve müvekillerine İstanbul Limited Şirket avukatlarımız tarafından hukuki hizmet vermektedir.
Şirket avukatı genel olarak incelenecek olduğu zaman, şirketlerin iş hayatında karşılarına çıkabilecek hukuki sorunlara karşı bir şekilde danışmanlık hizmeti vermeye devam eden ve yargılama konusu olarak yer alan uyuşmazlıklarda şirketleri temsil eden kişilere denir. Şirket avukatları olarak yer alan kişiler Ticaret Hukuku alanında uzmanlaşmış olan kişilerden meydana gelir. Şirket avukatı genel işleyiş içerisinde bir şirketin tarafı olması söz konusu olan hukuki uyuşmazlıklar ile ortaya çıkabilecek hukuki sorunları öngörmesinin ardından, sözleşmelerin müzakere aşama durumları karşısında müvekkillerini bilgilendirme ile beraber gerekli hukuki korumaları yardımcı olan dala denir. Dava ya da icra takibine konulu olan noktalar içerisinde müvekkillerini yargı mercileri önünde temsil etmesinin yanı sıra bu kişilerin, haklarını elde etmelerinde yanlarında olan kişilerdir.
Şirketlerin genel anlamda incelenecek olduğu zaman bir hukuk danışmanı ile beraber her zaman düzenli bir şekilde çalışması durumunda, hukuki ilişkiyi meydana getiren sözleşmenin düzenlenmesi gibi alanlarda meydana gelir. Yargılama aşamaları ile beraber icrası genel anlamda tek bir hukuk bürosu aracılığı ile meydana gelir. Bu durum da şirketlerin genel olarak kurumsal hafızasının gelişmesine önemli konumda yardımcı olur.
Şirketin karşılaşmaları mümkün olan hukuki uyuşmazlıklar gibi konuları hemen öncesinde takip ettiği davalardan tecrübe etmiş olan kişiler ve şirket hukuk danışmanı, ardından da hazırlayacağı sözleşmelerde yanlarında yer aldığı kişiler için daha iyi düzeylerde hukuki koruma sağlamaktadır. Şirketin hukuki olarak meydana gelen süreçlerini sürekli yaptıkça şirketin faaliyet göstermeye devam ettiği sektörün tabi olduğu mevzuata daha hakim bir şekilde yer alır.
Şirketle sürekli bir şekilde iş yapan ticari işletmelerin bir yandan da motivasyonlarını ve gerçek amaçlarını daha iyi kavramasının yanı sıra etkili olur. Bir yandan da bu da sözleşme müzakerelerinin daha verimli olarak gerçekleştirilmesine yardımcı olacaktır. Tüm bu durumlar karşısında da düzenli bir şekilde yer alan hukuki danışmanlık hizmetleri hem şirketin verimliliğini artmasına yardımcı olurken, hem de ciddi zararlara uğramasının önüne geçmek için etkili olmaktadır.
Hukuk müşaviri yaptığı işler genel olarak incelenecek olduğu zaman kamu tüzel kişileri kapsamında meydana gelen hukuk birimleri içerisinde hukuki danışmanlık hizmetleri vermeye devam eden bir yandan da kurum içi düzenlemelerin yanı sıra sözleşme metinlerini hazırlama işlemleri ile beraber, yargılama aşamasında kurumu temsil eden kişilere verilen isimdir. Belirli zaman aralıklarında istek durumlarına göre şirketlere hukuki danışmanlık hizmeti vermeye devam eden avukatların da hukuk müşaviri olarak ifade edilmesi bilinmektedir
Avukatlık Kanunu kapsamında 2008 yılında eklenilen hüküm detaylarına bakılacak olduğu zaman; 250.000 TL ve üzerinde esas sermayesi yer alan anonim şirketlerin bir avukat ile beraber sözleşme yapması zorunlu hale gelmiştir. Açıklamaları meydana gelen hüküm haricinde geride kalan şirketlerin hukuki danışmanlık hizmeti almaları zorunlu olmamasının yanı sıra yukarıda anlatılan faydaları olmasından ötürü de bir şirket avukatı ile düzenli olarak çalışmaları faydalı bir konumdadır.
Kuruluş sürecinde esas olarak belirlenen sözleşmelerin düzenlenmesi ile beraber gerekli işlemlerin takibi
Şirket kapsamında yer alan yetkili kişilerin her türlü hukuki sorularını yanıtlama
Sözleşme için hazırlanan taslaklar üzerinde düzenlenmesi ve değiştirme yapması
Gerekli anlarda sözleşme müzakerelerinde yer almak
Önleyici hukuk kapsamı ile ilgili olarak doğabilecek hukuki ihtilaflar konusunda gerekli bilgilendirmelerde yer almak
Yönetim kurulu ile beraber genel kurul toplantı tutanaklarının düzenleme aşamaları
Şirket iç yönergesinin yanı sıra organizasyon şemasının düzenleme aşamaları
Şirket birleşme ile beraber devralmalarında gerekli sözleşmelerin düzenleme aşamaları
Maaş haciz müzekkereleri için gerekli olan yanıtların verilmesi
Hukuka aykırı olarak meydana gelen vergi cezalarına karşın gerekli olan itirazların yapılması ile beraber iptali için davaların açılma aşamaları
Arabuluculuk ya da uzlaşma gibi gerekli olan görüşmelerine katılma
Şirketin taraf olarak yer aldıkları her türlü dava içerisinde avukatlık hizmetleri verilmesi
İcra takipleri başlatılma aşamaları ile beraber alacağın tahsili için gerekli işlemlerin meydana gelmesi gibi durumlar gereklidir
Şirket avukatı ile hukuki danışmanlık sözleşmesi gibi adımların meydana gelmesi durumunda yukarıda belirtilen gerekli görülen tüm hizmetler, anlaşılan hukuk bürosu aracılığı ile aylık olarak belirlenen sabit bir ücret karşılığında sunulmaya devam etmektedir. Bahsi geçen ve gerekli görülen tüm hizmetler için avukatlarla ayrı ayrı anlaşma yapılması şirketler için maddi olarak fazla olacaktır. Bu yüzden de bu alanda danışmanlık hizmetlerinin alınması büyük açıdan önleyici hukuk olarak önemlidir.
Ticaret Hukuku’nun özel hukuk alanlarında bilgi ve tecrübenin maksimum düzeyde olması gereken en önemli konu başlığı Şirketler Hukukudur. Ticaret Hukuku ile ilgili daha genel ve detaylı bilgiye ulaşmak için İstanbul Ticaret Hukuku Avukatı makalemizi inceleyebilirsiniz. Bu makalemizde ise İstanbul Şirket Hukuku Avukatını detayları ile inceleyeceğiz. İstanbul Şirket Avukatı olarak gerek şirketin kuruluş işlemleri gerek ise şirketin işleyişi ile ilgili konularda ve süreç içerisinde ihtiyacınız olabilecek her konuda size profesyonel hukuki destek sunmaktayız.
Tüzel kişiliği olan şirketler Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen Anonim Şirket, Limited Şirket, Kolektif Şirket, Komandit Şirket ve Kooperatiflerdir. Bir şirketin Tüzel kişiliğe sahip olması demek şirket borçlarına karşı şirketin 1.dereceden sorumlu olması anlamına gelmektedir. Ortakların borçtan sorumluluğu kapsamında; Şahıs şirketlerinde ortakların borçlardan sorumluluğu, ikinci dereceden ve sınırsızken (komanditer ortak hariç), Sermaye Şirketlerinde ortakların sorumluluğu sadece sermaye miktarı kadardır. Türk Hukukunda şirketler birden fazla ayrıma tabi tutulsa da en önemli ayrım faal ortak katılımdır. Şirket ortaklarının şirket işlerindeki aktif katılımı fazla ise bu şirket şahıs şirketi olarak değerlendirilmektedir. Bu konuda İstanbul Şahıs Şirketi Avukatı makalemizden detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz.
Şahıs şirketlerinde ortakların borçlardan sorumluluğu tüm malvarlığı ile ve sınırsız olmasından dolayı ortaklar şirkete her türlü sermaye ve emek getirebilmekteyken Sermaye şirketlerinden olan Anonim şirketlerde ortakların şirket borçlarından dolayı şirkete karşı taahhüt ettikleri sermaye dışında bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Anonim Şirketlerde ortakların sorumluluğuna gidilemeyeceğinden ortaklar hem gerçek kişi hem de tüzel kişi olabilmektedir. Anonim şirketler ile ilgili detaylı bilgiye ulaşmak adına İstanbul Anonim Şirket Avukatı makalemizi inceleyebilirsiniz.
Sermaye şirketlerinden olan limited şirketlerde ise ortaklar taahhüt esas sermaye paylarını ve şirket sözleşmesinde öngörülen ek ödeme ile yan yükümlülükleri yerine getirmek zorundadırlar. Yükümlülüklerini yerine getirmeyen ortak için ıskat hükümleri uygulanabilmektedir. Limited şirketler ile ilgili detaylı bilgiye İstanbul Limited Şirket Avukatı makalemizden ulaşabilirsiniz.
Türkiye’de şirket kurmak için gerekli olan en önemli şey sermayedir. Sermaye şirketin türü, esas-kayıtlı sermayeli olmasına göre farklılık arz etmektedir. Şahıs şirketlerinde ortakların borçlardan sorumluluğu tüm malvarlığı ile ve sınırsız olmasından dolayı ortaklar şirkete her türlü sermaye ve emek getirebilmektedir. Anonim şirketlerde ise; Esas sermayeli şirket için kanunda öngörülen 50.000 TL sermaye yeterliyken, Kayıtlı sermayeli şirkette sermaye artırımının yönetim kuruluna devredilmesi söz konusu olduğundan 100.000 TL sermaye ile kurulabilmektedir. Limited şirketler ise esas sermayeli şirket olduğundan kanunen belirlenen 10.000 TL sermaye ile kurulabilmektedir. Komandit şirket ve kolektif şirketlerde ise gerekli bir sermaye miktarı bulunmamaktadır. Bu konuda Türkiye’de kurulacak şirketin sürdüreceği faaliyet alanına göre belli Hibe ve Teşviklerden yararlanabilme imkânı gündeme gelebilmektedir. Bu kapsamda belirtilmesi gereken sermaye miktarları da değişiklik göstermekte olup bu konuda İstanbul Şirket Avukatından yardım alınmasında fayda vardır.
Şirketlerin ortak sayısı Türk Ticaret Kanunu ile düzenlenmiş olmakla şirket türüne göre; Anonim şirket en az bir ortak ile, Limited şirket en az bir en fazla 50 ortak ile, Kolektif şirket en az iki kişi ile, Komandit şirket biri komandite biri de komanditer ortak olmak üzere en az iki kişi ile ve Kooperatifler ise en az 7 ortak ile kurulabilmektedirler.
Şirket türleri Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenip düzenlenmediğine göre adi şirket ve ticaret şirketleri olarak ayrılırken, şirketin yapısında şahısların yahut sermayenin egemen olmasına göre de ayrılabilmektedir. Adi şirket (adi ortaklık) Türk Borçlar Kanunu’nda düzenlendiği şekli ile iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri şirketlerdir. Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenmiş bulunan ve tüzel kişiliğe haiz olan şirketler ise ticaret şirketleridir. Adi şirketlerin tüzel kişiliği yoktur ve bütün işlemler ortaklık adına yapılır. Ticari şirketlerin ise bir tüzel kişiliği vardır ve ortaklardan ayrı bir yapıdır. Şahsın egemen olduğu şirketlerde şirket işletmesi şahısların itibarları ve kişisel güçleri ile oluşturulur. Ortaklar şirketin borçlarından dolayı 3. Kişilere karşı şahsi malvarlıkları ile sorumlu olurken diğer ortakların izni olmadan pay/ortaklık devri yapılamaz veya miras yolu ile geçmez. Sermaye şirketlerinde ise esas olan şirketin sermayesidir. Bu nedenle pay/ortaklık devri daha kolaydır. Sermaye şirketleri sırası ile anonim şirket, limited şirket ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirkettir.
Günümüzde anonim şirketler ve limited şirketler en çok karşılaşılan şirket türleridir. İşleyişteki kolaylık ve pay devirlerine olanak sağlanması açısından anonim şirketler daha avantajlı gözükse de hangi şirket türünün daha avantajlı olduğu sorusunun cevabını gerçekleştirmeyi planladığınız ticari faaliyetin türü ve ortaklık yapınıza göre şirket kuruluşu işlemlerinde uzman bir İstanbul Şirket Avukatına danışmanızda fayda bulunmaktadır.
Şirket türleri ve kuruluş aşamaları seçeceğiniz şirket türüne göre değişmekte olup; vergilendirme, pay devri, sermaye bedelleri gibi konularda farklı hukuk kuralları ve uygulamalarla karşılaşılmaktadır. Şirket ana sözleşmesinin şirket kuruluşu aşamasında bir İstanbul Şirket Kuruluşu Avukatı tarafından hazırlanması faydalı olacaktır. Şirketinizin kuruluşundan sonra ticari faaliyetlerinize başladığında ise şirket iş ve işlemleri gereği karşınıza çıkacak olumsuz sonuçların önüne geçmek adına şirketinize düzenli olarak yardımcı olacak ve hukuki danışmanlık verecek bir İstanbul Şirket Avukatı ile çalışmanız gerekecektir.
ŞİRKET AVUKATI NE İŞ YAPAR?
Kanunda sayılan haller dışında şirketlerin avukat bulundurma zorunluluğu yoktur. Avukat bulundurma zorunluluğunu düzenleyen 1136 sayılı Avukatlık Kanunu m.35/3 hükmüne göre esas sermayesi 250.000 TL ve üzeri bir tutarda olan anonim şirketler ile üye sayısı 100 ve üzerinde olan yapı kooperatifleri de bünyesinde sözleşmeli avukat bulundurmak zorundadır. Zorunlu olarak avukat bulundurma şartını ihlal eden şirketlerin sözleşmeli avukat bulundurmadıkları her ay için idari para cezası kesilmektedir. Bu cezanın miktarı ise suç tarihinde yürürlükte olan brüt asgari ücretin iki aylık tutarıdır. Bu tutar, şirketin avukat bulundurmadığı her bir ay için ayrı ayrı geçerli olup toplam miktar tespit edilecektir. Bu kapsamda öngörülen idari para cezasının kapsamı ve miktarı düşünüldüğünde, avukat bulundurma zorunluluğunun ne denli önem arz ettiği ve avukat bulundurma zorunluluğu bulunan şirketlerin mutlaka İstanbul Şirket Avukatı ile çalışması gerektiği açıktır. Türkiye’de veya uluslararası platformlarda gündem olabilecek ticari uyuşmazlıklar bakımından İstanbul Şirket Avukatıyla çalışılması halinde herhangi bir mağduriyet yaşanmamakta, hukuki süreçlerinin usulüne uygun biçimde yürütülmesi sağlanmakta ve son derece teknik bir alan olan şirketler hukuku ile ticaret hukukunun güncel bilgilerine erişim sağlanabilecektir. Bu kapsamda her türlü ticari iş içinde olursa olsun herkesin alanında uzman ve deneyimli bir Türkiye Şirket Avukatının hukuki desteğine başvurmakta fayda olacaktır.
Şirketler faaliyetlerini sürdürürken hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmetlerine ihtiyaç duydukları için birlikte çalışacakları avukat ve hukuk bürolarını titizlikle seçmelidir. İş hukuku ve ticaret hukuku alanlarında uzman İstanbul Şirket Avukatına ihtiyaç duymaktadır. Şirketler, hukukun her dalını ilgilendiren iş ve ihtilafların tarafı olabileceği gibi hukukun her dalında uyuşmazlıklar ile karşılaşabilmektedir. Aynı zamanda düzenli raporlamaya ihtiyaç duyan Şirketlerin avukatlık hizmetine her an ulaşılabilir olması gerekmektedir. Şirketlerde işlerin düzenli ve hatasız ilerleyebilmesi için zaman ve disiplin çok önemlidir. Şirketin kurulum sürecinin deneyim sahibi bir İstanbul Şirket Avukatı ile birlikte takip ediliyor olması durumunda kanunun size tanıdığı hakların etkin bir şekilde kullanılabilmesi sağlanacaktır. İstanbul Şirketler Hukuku Avukatı desteği ile kişi, haklarını etkin ve hızlı şekilde kullanabilir. İstanbul’da faaliyet gösteren tecrübeli İstanbul Şirket Avukatı olarak hizmet sunmakta ve hukuk mahkemelerinde sizleri temsil etmekteyiz. İstanbul Şirket Avukatı olarak, düzenli raporlama imkanı sağlayan ve farklı branşlarda hizmet sunan bir hukuk bürosu olarak sürecin takibi ve yönetilmesi için destek sağlamaktayız. İstanbul Şirketi Avukatı olarak vekâlet ilişkisi kurulduğu takdirde şirketiniz ile ilgili kurulum aşamasından ticari hayatının devamında hukuki yardımda bulunmaktayız. İstanbul Şirket Avukatı olarak, kalabalık avukat ekibimizle Alanya, Ankara başta olmak üzere tüm Türkiye’de hakkınızda açılmış hukuk davaları ile ilgili hizmet vermekteyiz.