Anasayfa / Makalelerimiz / İstanbul Aile Avukat (Aile Hukuku)
İstanbul Aile Avukatı aile hukuku ile ilgilidir. Aile en temelden incelenecek olduğu zaman, aralarında evlilik ve kan bağı yer alan, eşler, çocuklar, kardeşler, anne, baba gibi bireylerin yer aldığı ve toplum içindeki en küçük büyün olarak da bilinir. Aile her zaman yaşamakta yer aldığımız toplumun temelini oluşturan en küçük birimi olarak da bilinir. Toplumda yer alan dengeyi oluşturan aile genel anlamda hukukla da korunmaya devam eder.
Aile hukuku, en temelden incelenecek olduğu zaman her daim aile birliğinin güvenli bir şekilde devam ederken huzurlu şekilde muhafaza edilmesini sağlayan aile hukuku alanı oldukça önemli bir yere sahiptir. Bu anlarda aile kavramı Anayasamızın 41. Maddesinde şu şekilde düzenlenmiştir;
“Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır. Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı kurar.”
Aile hukuku, Türk hukuk sistemi içerisinde yer alan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunumuzun ikinci kitabında düzenlenmesi ile yer almıştır. Aile hukuku; kanunumuzda 3 bölümde incelenmektedir. Bunlar;
1) Evlilik Hukuku
2) Hısımlık Hukuku
3) Vesayet Hukuku
Aile mahkemesi, aile hukukundan ötürü meydana gelen bunlardan ötürü kaynaklanan dava ve işlere bakan özel bir mahkeme alanına denir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun ile kurulan Aile Mahkemesi, işbu kanunda yer alan kurallara göre, kural olarak her yargı çevresinde yeterli sayıda kurulması gereklidir. Fakat aile mahkemesinin kurulamadığı yargı anlarında devreye, asliye hukuk mahkemesi, aile mahkemesi sıfatıyla yargılama giriyor.
Aile mahkemesinin amacı; en temelden incelenecek olduğu zaman ailenin, çocuğun ve engellilerin korunmasını sağlama amacı ile gözlenir. Aile mahkemesinin görevi, genel bir şekilde bakılacak olduğu zaman da, aile hukukundan meydana gelen dava ve işlere bakmak olup Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev Ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. Maddesinde şu şekilde düzenlenmiştir;
Aile mahkemelerinde görülen davalar:
“1. 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun Üçüncü Kısım hariç olmak üzere İkinci Kitabı ile 3.12.2001 tarihli ve 4722 sayılı Türk Medenî Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna göre aile hukukundan doğan dava ve işler,
2. 20.5.1982 tarihli ve 2675 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanuna göre aile hukukuna ilişkin yabancı mahkeme kararlarının tanıma ve tenfizi,
3. Kanunlarla verilen diğer görevler.” Olarak yer alır.
GerekliBoşanma davası
Mal rejimi davası
Velayet davası
Nafaka davası
Evlenmenin iptali davası
Boşanmanın hemen ardından açılan maddi ve manevi tazminat süreçleri
Boşanan kadının kendileri için bekleme müddetinin süresinin kaldırılması
Aile konutu şerhi konulması ya da şerhin kaldırılması süreçleri
Aile soyadının değiştirilmesi süreçleri,
Babalık davası süreçleri
Soybağının reddi davası süreçleri
Evlat edinme ve evlatlık ilişkisinin kaldırılması davası süreçleri
Çocuğun ve kadının korunması ve uzaklaştırma süreçleri gibi birçok konu yer alır.
Evlilik, karşı cinsten bir araya gelen iki kişinin; dinin, hukukun ya da toplumun uygun gördüğü adımlar ile beraber hayatlarını birleştirme kararı ile beraber resmi olarak evlendirmeye yetkili kişinin önünde bir araya gelmeleri ve karşılıklı iradelerini açıklamalarıyla kurulan aile birliğine verilen isimdir
Evlilik hukuku, evlilik birliğinden meydana gelen ve öne çıkan hukuki ilişkileri düzenlemekte olurken bir yandan da aile hukuku kitabının birinci kısmında yer alan ve dört bölümden oluşmaktadır. Bunlar;
1. Evlenme (TMK md. 118-160)
2. Boşanma ( TMK md. 161-184)
3. Evliliğin Genel Hükümleri (TMK md. 185-201)
4. Eşler Arasındaki Mal Rejimi (TMK md. 2020-281)
Hısımlık, kişiler arasında yer alan ve evlilikler ardından meydana gelen akrabalık ilişkisini ifade etmekte olurken kişiler arasında doğal ya da hukuki olarak gözlenen nedene dayanan hukuksal bağ kısmına denir. Hısımlık illa ki gerçek kişiler bakımından yer alırken bir yandan da, tüzel kişiler açısından da hısımlıktan bahsetmek mümkün olmuyor Hısımlık, Türk Medeni Kanunu içerisinde yer alan 129. Maddesinde evlenme engeli olarak düzenlenmiştir;
“Aşağıdaki kimseler arasında evlenme yasaktır:
1. Üstsoy ile altsoy arasında; kardeşler arasında; amca, dayı, hala ve teyze ile yeğenleri arasında,
2. Kayın hısımlığı meydana getirmiş olan evlilik sona ermiş olsa bile, eşlerden biri ile diğerinin üstsoyu veya altsoyu arasında,
3. Evlât edinen ile evlâtlığın veya bunlardan biri ile diğerinin altsoyu ve eşi arasında.”
Bunlar da kendi içerisinde iki farklı kategoride yer almıştır.
1. Soy bağının Kurulması ( TMK md. 282-363)
2. Aile ( TMK m. 364-394)
Vesayet, reşit olarak yer almayan ve 18 yaşından küçüklerin ya da yasal hakları kısıtlı olarak yer alanlardan, haklarının korunması ile beraber hukuken temsil edilmesini sağlayan kuruma verilen isme denir. Mahkeme tarafından gerekli olan söz konusu bireyleri temsil eden kişilere vasi olarak da nitelendirmeler meydana gelir.
Vesayet Hukuku, aile hukuku olarak ayarlanan kitabın içerisinde de üçüncü kısmında düzenlenmiş olup üç bölümden meydana gelmektedir. Bunlar;
1. Vesayetin Düzeni ( TMK md. 396-437)
2. Vesayetin Yürütülmesi ( TMK md. 438-469)
3. Vesayetin Sona Ermesi ( TMK md. 470-494)
Her şey detaylı bir şekilde ayarlanırken ilerleyen dönemlerde sorun yaşanmaması için ilk başlarda gerekli önlemlerin alınması ve buna bağlı bir şekilde hareket edilmesi uygun olan sonuçları getirir.